Yazıları

Gün Gelecek

Meydanı boş görmüş,

Arayan yok, soran yok, hesap ver diyen kendini yoran yok.

Bulmuş oturacak bir mevki,

Karışan yok, isteyen yok, ses çıkaran bağıran yok.

Koltuğa yapışıp kalmış,

Kalk diyen yok, sus diyen konuşma diyen yok.

Sonradan bulmanın iticiliğini üstüne çekmiş,

Gelecek kaygısı yok, verecek hesabı sızlayacak vicdanı yok.

Edindiği geçici itibarın rahatlığına kapılmış,

Gam yok, keder yok, düşünmek üretmek yok.

Yalanlarına binlerce yalan katmış,

Yalancısın diyen yok, rezilsin diyen, haksızsın diyen yok.

Sahte bir gülümseme edinmiş,

Kahkaha atan yok, yüreği sallanan, ciğeri kanayan yok.

Aslan süsü verilmiş, eğreti bir duruş öğretilmiş,

Ses yok, soluk yok, çakallık etme diyen yok.

Çekinmeden köşe başlarına çökmüş,

Hakkın mı diyen yok, yazıktır günahtır diyen yok.

Oysa onlar kaldırım kenarlarında şehrin geleceğini yok etme planları yaparken,

İşsizlere, yoksullara, kimsesizlere dudak bükerken,

Vatan diyerek yanıp, memleket sevdası ile tutuşanlara anlamsız bakarken,

Ve nefretini siyaset meydanlarında kusarken,

Bizler sevdasını yüreğine gömmüş, hasret deriz, yar deriz, yaren deriz.

Konuşun bakalım,

Susmayın, bağırın,

Gün gelir Hak yerini bulur,

Gün gelir kükrer yürekler.

Ve gün gelir suskun, umutsuz ve yorgun şehrin yiğit çocukları,

Çayda Çıra’da, Avreş’te, Halay’da saf tutar.

Ve gün gelir,

Balak Gazi’nin ruhu yüreklerde şahlanır.

O gün,

İşte ancak o gün bu şehirde,

At izi, it izinden ayrılır…

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu